Varlık fonları (sovereign wealth funds / SWF), genellikle emtia gelirleri veya ödemeler dengesi fazlalarından beslenen, devlet mülkiyetindeki uzun vadeli yatırım araçlarıdır. Kuruluş amaçları, makroekonomik istikrarı güçlendirmek, döngüsel bütçe baskılarını yumuşatmak, gelecek nesiller için servet biriktirmek ve stratejik kalkınma projelerine sermaye sağlamak şeklinde özetlenebilir.[1] 2024 itibarıyla küresel EVF varlıkları 12,9 trilyon ABD dolarını aşan[2] bu fonların temel işlevleri arasında ekonomik istikrarın sağlanması, uzun vadeli yatırım stratejilerinin oluşturulması ve ekonomik çeşitliliğin artırılması yer alır. Bu tutar, küresel gayrisafi hasılanın yaklaşık %12’sine denk gelmekte ve fonları, kalkınma finansmanında çok önemli rol üstlenir hale getirmektedir.[3] Literatür, varlık fonlarının stratejik yatırımlar yoluyla büyümeyi destekleyebileceğini göstermektedir. Affuso, Istiak & Sharland’ın 2022 yılındaki makalesine göre Trinidad ve Tobago’daki fonun kişi başına reel GSYH’yi anlamlı ölçüde yükselttiğini ortaya koymuştur[4]. Gelişmekte olan ülkeler açısından varlık fonları, mali şoklara karşı tampon işlevi görürken aynı zamanda altyapı, yeşil dönüşüm ve teknoloji gibi uzun vadeli ancak yüksek sermaye gerektiren alanlara kaynak aktararak büyüme potansiyelini artırır. OECD’nin raporuna göre fon portföylerinin yalnızca %10’unun gelişmekte olan ekonomilere yönlendirmesinin dahi on yıl içinde 1,4 trilyon dolarlık ek sermaye akışı yaratabileceğini hesaplamaktadır.
Varlık Fonlarının Genel Önemi
Varlık fonları devletlerin döviz fazlalarını veya doğal kaynak gelirlerini uzun vadeli yatırımlara yönlendiren kurumsal yatırımcılar olarak makroekonomik istikrar, kuşaklar arası refah aktarımı ve kalkınma finansmanı alanlarında işlevler üstlenir. Stabilizasyon fonları (örneğin Şili)[5] emtia fiyatlarındaki oynaklığı yumuşatarak kamu harcamalarının dalgalanmasını azaltmıştır. 182 ülkeyi kapsayan 1980-2019 verisi, egemen varlık fonu sahipliğinin kamu harcaması volatilitesini anlamlı biçimde düşürdüğünü ortaya koyar.[6] Oluşan birikim, özellikle Norveç, Abu Dabi, Katar gibi petrol-doğalgaz gelirlerine dayalı ekonomilerde “doğal kaynağı finansal varlığa dönüştürme” yoluyla gelecek nesillere sürdürülebilir refah aktarılmasını mümkün kılar. Türkiye Varlık Fonu ise benzer uzun vadeli güvenceyi kamu şirketlerinin değer artışı ve temettü akışları üzerinden sağlar ancak Türkiye’nin kara ve denizlerinde çıkabilecek bir doğal kaynak durumunda bu durum değişmeye müsaittir.
Kaynak ve Amaç Zenginlikleri
EVF’ler kaynak bazına göre iki ana küme ortaya koyar denilebilir. Emtia tabanlı fonlar (PIF, ADIA, KIA, QIA, Mubadala) petrol-doğalgaz gelirlerini kuşaklar arası refah aktarımına çevirmeyi hedefler. Bu fonlar, iç talep baskısı yaratmamak için yatırımlarını ağırlıklı olarak yurt dışına yönlendirir. Cari fazlaya veya kamu şirket portföyüne dayalı fonlar (CIC, GIC, Temasek, HKMA-EF, Future Fund) rezerv yönetimi ve uzun vadeli getiri optimizasyonu işlevi görür ve stratejik sektör yatırımlarıyla milli sanayi politikalarına da destek verir. Norveç Varlık Fonu’nda olduğu gibi evrensel şeffaflık standartlarına ulaşan fon sayısı hâlen sınırlıdır. ADIA ve Temasek gibi kurumlar Global Pension Transparency Benchmark listelerinde üst sıralara yükselmiştir. Körfez fonları son üç yılda ESG odaklı özel altyapı fonlarına, yenilenebilir enerji ve yeşil hidrojen gibi, toplam 75 milyar ABD Doları bağlayarak yeşil ekonomiye geçişi hızlandırmaktadır.
Türkiye Varlık Fonu’nun Ekonomik Katkıları
Türkiye Varlık Fonu (TVF) 26 Ağustos 2016’da 6741 sayılı Kanun’la kuruldu; Kanun’un amacı kamu varlıklarını ekonomiye kazandırmak, stratejik yatırımlara kaynak sağlamak ve sermaye piyasalarının derinliğini artırmaktır.[7] Günümüzde kurumun başkanı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, genel müdürü ise daha önceden Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkanlığı görevinde bulunan Salim Arda Ermut’tur. TVF bugün yedi öncelikli sektörde 31 şirket, 2 lisans ve çeşitli taşınmazları kapsayan bir portföy yönetmektedir.[8] Finansal hizmetler, enerji, iletişim ve teknoloji toplam varlık değerinin büyük kısmını oluşturmakta; bankacılık, devlete ait monopol enerji ve iletim şirketleri (BOTAŞ, TPAO) ile Turkcell hisseleri gibi ülke ekonomisinin omurgasını oluşturan varlıklarda ağırlıklı pay sahibi konumdadır. Mart 2025’te Hazine garantisi olmaksızın sağlanan 837 milyon € + 285 milyon $ tutarındaki iki yıl vadeli sendikasyon kredisi, TVF’nin uluslararası bankalar nezdindeki kredi itibarını pekiştirmiş ve Türkiye’ye yönelik risk algısını iyileştirmiştir. Söz konusu işlem, portföy şirketlerine aktarılacak finansman imkânlarını genişletirken, kamunun borçlanma maliyetine aslında dolaylı bir kaldıraç etkisi de yaratmıştır. Fitch Ratings’in Eylül 2024’te fonun uzun vadeli yabancı para notunu “BB- Durağan” olarak yükseltmesi TVF’nin daha başarılı hale gelmesi konusunda teyit edici olmuştur.[9]
Fonun 1,5 trilyon TL’yi aşan özkaynağı ve temettü akımları, kamu maliyesinde karşı-döngüsel tampon görevi görmektedir. Pandemi sonrası dönemde THY, BOTAŞ ve kamu bankalarına yapılan sermaye enjeksiyonları ile arz şokları yumuşatılmış, enerji fiyat tavanlaması ve stratejik yatırımlarla enflasyon sınırlanmıştır olabilir. Benzer şekilde, Ocak 2025’te ek 250 milyon $ sukuk ihracı dâhil sukuk ve eurobond ihraçlarından elde edilen gelirler dış likidite ihtiyacını azaltarak rezerv birikimine katkı sağlamıştır. TVF’nin uzun vadede yeşil ve dijital altyapı ile yüksek katma değerli sanayilere yatırım yoluyla GSYH’yi potansiyel olarak desteklemesi beklenmektedir. Bununla birlikte, kurumsal şeffaflığın sınırlı kalması ve portföy şirketlerinde olası politika yönlendirmesi riskleri, uluslararası yatırımcıların sürdürülebilirlik endişelerini oluşturmaktadır. Bu nedenle bağımsız denetim sonuçlarının kamuoyuna düzenli açıklanması ve ESG göstergelerinin rapora entegre edilmesi, fonun kalkınma fonksiyonu kadar piyasa güvenilirliği için de kritik görülmektedir.
| Grup / Sektör | Şirket | Pay (%) |
| Finansal Hizmetler | T.C. Ziraat Bankası AŞ | 100 |
| Türkiye Halk Bankası | 91.5 | |
| VakıfBank | 74.8 | |
| Borsa İstanbul | 80.6 | |
| Türkiye Sigorta | 81.10 | |
| Türkiye Hayat Emeklilik | 92.64 | |
| Türkiye Katılım Sigorta | 100 | |
| Türkiye Katılım Hayat | 100 | |
| TVF Finansal Yatırımlar | 100 | |
| Ulaştırma & Lojistik | Türk Hava Yolları | 49.12 |
| PTT | 100 | |
| İzmir Alsancak Limanı | 100 | |
| Enerji | BOTAŞ | 100 |
| Türkiye Petrolleri (TPAO) | 100 | |
| TVF Enerji | 100 | |
| TVF Rafineri ve Petrokimya | 100 | |
| TVF AEL Elektrik | 100 | |
| İletişim & Teknoloji | Turkcell | 26.2 |
| TÜRKSAT | 100 | |
| Türk Telekom | 61.68 | |
| TVF BT ve İletişim | 100 | |
| TVF Teknoloji Yatırımları | 100 | |
| Türkiye Teknoloji Fonu | 100 | |
| Tarım & Gıda | Türk Tarım | 49 |
| Türkşeker | 100 | |
| Çaykur | 100 | |
| Kayseri Şeker | 9.41 | |
| Madencilik & Metal | Kardemir | 4.41 |
| Türkiye Maden | 100 | |
| Etimaden | 100 |
Tablo 1: Türkiye Varlık Fonu’nun portföyü (Şirket payları. Lisans ve taşınmazlar dahil değildir.)
Uluslararası Karşılaştırma: Norveç Varlık Fonu
Norveç’in petrol gelirlerini uzun vadeli refaha dönüştürmek üzere 1990’da kurulan Küresel Hükümet Emeklilik Fonu (Government Pension Fund Global / GPFG) bugün 19,7 trilyon Norveç Kronu (1,74 trilyon ABD Doları) büyüklüğüyle dünyanın en büyük egemen varlık fonudur. Fonun varlık büyüklüğü son beş yılda ikiye katlanarak Aralık 2024’te ilk kez 20 trilyon Norveç Kronu sınırını aşmıştır. 2024’te %13,1 nominal portföy getirisi sağlayan Norveç Varlık Fonu yatırımları yıl sonunda şu portföye sahiptir.
| Grup / Sektör | Varlık / Şirket | Portföy Ağırlığı (%) |
| Varlık Sınıfı Dağılımı | Hisse Senetleri | 71.4 |
| Tahviller | 26.6 | |
| Gayrimenkul | 1.8 | |
| Yenilenebilir Altyapı | 0.1 | |
| Teknoloji | Apple Inc | 2.66 |
| Microsoft Corp | 2.52 | |
| NVIDIA Corp | 2.47 | |
| Alphabet Inc (Class A & C) | 1.68 | |
| Meta Platforms Inc | 1.14 | |
| Broadcom Inc | 0.96 | |
| TSMC (Taiwan Semiconductor) | 0.88 | |
| Tüketici Ürünleri (Discretionary) | Amazon.com Inc | 1.55 |
| Tesla Inc | 0.82 | |
| Finans | JPMorgan Chase & Co | 0.47 |
Tablo 2: Norveç Varlık Fonu portföyü.
Fon, küresel hisse senedi piyasalarının yaklaşık %1,5’ini elinde bulundurduğundan dünyanın en büyük şirketlerinde kayda değer paylara sahiptir. Bu teknoloji hissesi yoğunlaşması, özellikle yapay zekâ destekli büyüme beklentilerinin yükseldiği 2023–24 döneminde fon getirilerinin temel sürükleyicisi olmuştur. Fon varlıkları parlamentonun denetimindedir; operasyonel yönetim ise Norges Bank Investment Management (NBIM) tarafından yapılır. Norveç Varlık Fonu, Global Pension Transparency Benchmark’ta 2024’te art arda ikinci kez tam puan alarak “dünyanın en şeffaf fonu” seçilmiştir[10]. Ayrıca fon, yatırım kararlarında ESG kriterlerini zorunlu kılar. Tartışmalı faaliyetlerdeki şirketlerden çekilir ve aktif sahiplik yoluyla küresel kurumsal standartlarını yükseltmeyi hedefler.
Türkiye’nin yapısal büyüme hedefleri doğrultusunda TVF’nin kurumsal çerçevesine benzer mekanizmaların eklenmesi, hem yatırımcı güvenini hem de uzun vadeli değer yaratımını güçlendirebilir. Dolayısıyla NVF’nin başarısı, Türkiye için de önemli dersler içermektedir.
Sonuç
Varlık fonları, devletin döviz fazlası veya doğal kaynak gelirlerini uzun vadeli yatırımlara yönlendirirerek makroekonomik istikrar, kuşaklar arası servet aktarımı ve kalkınma finansmanı sağlar. Küresel varlık fonu ise kaynak çeşitliliği, yönetim kalitesi ve kalkınma öncelikleri arasında fon stratejilerinin nasıl farklılaştırdığını gözler önüne sermektedir. Türkiye Varlık Fonu, sürdürülebilir büyüme hedefleri doğrultusunda bu tecrübelerden kurumsal şeffaflık, mali disiplin ve tematik yatırım tasarımı konularında yararlanabilir. İyi yönetişim ve disiplinli mali kurallarla desteklenen varlık fonları, hem bugünkü makro istikrarı güçlendirir hem de gelecek kuşaklara sürdürülebilir refah aktarır. TVF’nin de Türkiye’nin uzun vadeli büyüme ve finansman ihtiyaçlarında kilit rol oynayaması beklenilebilir.
Kaynakça
[1] International Monetary Fund. (2013). Sovereign wealth funds: Aspects of governance structures and investment management (IMF Working Paper WP/13/231).
[2] Megginson, William L. and Zhou, Xin Yue and Gholson, Robert, THE CASE AGAINST A U.S. SOVEREIGN WEALTH FUND (November 27, 2024). The Financial Review, forthcoming, Available at SSRN: https://ssrn.com/abstract=5063684 or http://dx.doi.org/10.2139/ssrn.5063684
[3] Organisation for Economic Co-operation and Development. (2022). Sovereign development funds. OECD Publishing.
[4] Affuso, E., Istiak, K. M., & Sharland, A. (2022). Sovereign wealth funds and economic growth. Journal of Asset Management, 23(3), 201–214. https://doi.org/10.1057/s41260-022-00260-6
[5] Şili’de ESSF, bakır fiyatlarındaki dalgalanmaları kamu harcamalarından büyük ölçüde izole edebilmiştir.
[6] Al-Sadiq, A., & Gutierrez, D. A. (2023). Do sovereign wealth funds reduce fiscal policy pro-cyclicality? IMF Working Paper WP/23/133. International Monetary Fund.
[7] Türkiye Cumhuriyeti. (2016). 6741 Sayılı Türkiye Varlık Fonu Yönetimi AŞ’nin kurulması ile bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair Kanun. Resmî Gazete No. 29813.
[8] Türkiye Varlık Fonu [TVF]. (2025b). Portföyümüz [Web sayfası]. Erişim 11 Temmuz 2025.
[9] Fitch Ratings. (2024, Eylül). Türkiye Varlık Fonu kredi notu raporu.
[10] Norges Bank Investment Management. (2024). Government Pension Fund Global annual report 2024.
