Skip to content Skip to sidebar Skip to footer

Hizbullah’a Yönelik Elektronik Harp Operasyonu ve Haberleşmede Yerliliğin Önemi

7 Ekim 2023 tarihinde Kassam Tugayları’nın İsrail’e yönelik başlattığı Aksa Tufanı operasyonu ile başlayan Hamas-İsrail Savaşı’nın ekseni genişlemiş, İsrail Lübnan’a yönelik saldırılara başlamıştır. Filistin’den sonra Lübnan’a saldıran İsrail’in Lübnan Hizbullahı’na ait 5000 çağrı cihazını elektronik yöntemlerle patlatarak yeni bir operasyon gerçekleştirdiği iddia edilmiştir

Lübnan’da eş zamanlı patlatılan ve 3000’den fazla kişiyi yaralayan çağrı cihazları ve telsizler, New York Times’a göre Budapeşte merkezli paravan bir şirket kuran İsrail, bu sayede şüphe çekmeden Lübnan’a cihazların satışını sağladı. Bu şirketler yoluyla, tahmin edilene göre, imalattan teslim aşamasına giderken cihazların içerisine patlayıcı eklenmesi olasılığı bulunuyor. Aynı şekilde, bunun bir siber saldırı olabileceği ve çağrı cihazlarının bataryalarının patlatılması da ihtimaller arasında.

İlk Olasılık: Çağrı Cihazları Patlayıcı İçeriyordu

Siber güvenlik uzmanlarının bazıları, bu patlamaları tetikleyen unsurun yazılımı değiştirilmiş çağrı cihazlarına gelen bir mesaj olduğunu belirtmektedir. Hizbullah’tan saat 15.30 civarında gelen bir mesajın cihazlarda ses çıkarması ve patlaması ile gerçekleştirilen operasyon, teknik altyapının mümkün olmasıyla diğer ihtimallerden daha mantık gözükmektedir. Patlayıcı konusunda Sky News Arabia gibi Orta Doğu’daki medyada, pentaeritritol tetranitrat (PETN) patlayıcısı gösterilmektedir. Pentaeritritol tetranitratın özelliği şiddetli bir patlayıcı olması ve terör eylemlerinde de kullanılmasıdır. Ekim 2010’da El-Kaide tarafından Dubai’den ABD’ye giden bir uçağın kargosuna 300 gram civarında PETN patlayıcısı yerleştirilmiş ancak patlamadan bulunmuştu. Bunun üzerine kimya ve güvenlik profesörü Hans Michels, bu patlayıcının 6 gramının bir uçağın kaplamasının iki katını dahi patlatarak bir delik açabileceğini belirmiştir. Dolayısıyla, cihazların içine bu patlayıcının az bir gramının koyulması ile operasyon gerçekleşmiş olabilir. Bu patlayıcının tetiklenmesi ise elektronik devre koyulması ve mesajla bu devrenin harekete geçmesi ile sağlanmış olabilir. Bir diğer ihtimal ise gelen mesajla yazılımı değiştirilmiş ya da açığı keşfedilmiş cihazların bataryalarının çok yüksek ısıya çıkması, bununla birlikte diğer maddelerle etkileşime girerek patlayıcıyı tetiklemesi olarak düşünülebilir.

TNT eşdeğeri/kg ile ölçülen patlama gücünü gösteren, değeri yükseldikçe patlama şiddetinin arttığı anlaşılan rölatif etkinlik faktörünün diğerlerine göre yüksek ve hassas patlayıcı olmasıyla bilinen PETN’in bu saldırılarda kullanılmış olma ihtimali yüksektir. PETN ısı ve sürtünme gibi dış etkenlere karşı hassastır böylece bu özelliği PETN’i tetikleme yöntemlerinde tercih edilir kılmaktadır. Somut örneği 2010’da Dubai’de patlamadan önce keşfedilen ve gerçekleşmeyen bombalı saldırıdır. Bir cep telefonu bataryası aracılığıyla kurşun azid maddesinin kimyasal bir reaksiyon başlatarak PETN’i patlatmak için kullanılmasıyla saldırı kurgusu yapılmıştır.

İkinci Olasılık: Çağrı Cihazlarının Bataryaları Patlatıldı

Çağrı cihazlarının bataryalarının patlatılması ihtimali baskın bir ihtimal değildir. Çünkü gönderilen mesajın bataryanın patlamasını sağlayacak kadar güç çekmesi yönündeki olasılığın o denli yüksek olmaması olarak sayılabilir. Bataryanın patlaması ancak bataryanın yanına yerleştirilmiş patlayıcı ile mümkün olmaktadır zira bir bataryanın patlayıcı olabilmesi durumu bataryaya fiziksel zarar verilmesi ile gerçekleşebilir.

Bir diğer konu ise çağrı cihazlarının aldığı mesaj sonrasında bu mesajın cihazların patlamasına nasıl sebep olduğu konusudur. Burada da iki olasılık karşımıza çıkmaktadır. Bunların ilki, cihazların yapım aşamasında yazılımıyla oynanması ve belirli bir mesajı aldıktan sonra cihazların patlamasıdır. Bir diğer olasılık ise Mossad’ın bu mesajı rastgele keşfetmiş olmasıdır. Bilindiği üzere yazılım konusunda bazı cihazlarda rastgele bulunmuş açıklar, yazılıma ya da cihaza zarar verebilmektedir.

Her ne olursa olsun bu patlamalar bir tür güvenlik ihlalidir ve yapılabilecek büyük hatalardan biri olmuştur. Konumu gizlemek için cep telefonu kullanılmaması nispeten verimli bir yöntemdir ancak çağrı cihazlarının veya genel olarak iletişim yöntemlerinin dışa bağımlı olması oldukça problemli bir durumdur. Lübnan ya da İsrail’den bağımsız olarak herhangi bir devletin iletişim araçları özellikle savaş gibi bir konuda ya da stratejik ölçekte devletlerin kendisi tarafından gerçekleştirmelidir. Donanım konusunda bir kısıt (teknolojik yetersizlik, üretim problemleri vb.) söz konusuysa küçük ölçekte yazılımlar devletlerin kendi tarafından yapılmadığı sürece böyle güvenlik açıkları söz konusu olacaktır. Haberleşme güvenliğinin stratejik önemi oldukça yüksektir.

Savaşlarda ve çatışmalarda haberleşme önemlidir. 1944 yılında Telsiz Mühendisleri Enstitüsü Başkanı Turner, haberleşmenin önemini “Savaşta Telsizin Önemi” isimli makalesinde “Telsiz olmadan küresel bir savaş yürütmek ve savaş gemilerini, kruvazörleri, denizaltıları, ikmal gemilerini, hava filolarını ve dünyanın her yerindeki geniş orduları yönetmek imkansız olurdu. Savaş bittikten sonra radyonun barışın devam etmesine katkıda bulunacağı umuluyor ve bekleniyor.” şeklinde anlatmıştır. Haberleşmenin olmadığı bir sahada koordinasyon da strateji de pek mümkün değildir. Mossad’ın bu operasyonu devletlerin haberleşme sahasında yerlileşmeyi getirmesi gerekliliğini göstermiştir.

BM’den Operasyona Yönelik Mesajlar

Bu elektronik harp operasyonu, operasyondan etkilenebileceklerden haberdar olunmaksızın yapılmıştır. Bir diğer deyişle bir şehri sivil-asker ayırt etmeksizin vurmakla eşdeğerdir. Saldırı sonucu ölenler arasında çocukların da bulunması bunu somut hale getiren bir olgudur. Bu konuya Birleşmiş Milletler tarafından Orta Doğu’da itidal çağrısı ile açıklama yapılmıştır.

Birleşmiş Milletler Lübnan Özel Temsilcisi Jeanine Hennis’in X gönderisi, 18 Eylül 2024

“Bugün daha fazla cihazın patlaması sonucu meydana gelen can kayıplarından dolayı üzüntü duyuyor ve itidal çağrımı yinelemekle yetiniyorum. Daha fazla tırmanan eylemler yıkıcı sonuçlar doğurma riskini taşır. Hayat kurtarmak ve yaralıları tedavi etmek için büyük bir baskı altında çalışan sağlık ekiplerine bir kez daha teşekkür ediyorum.” – Jeanine Hennis

Bunun yanı sıra İran Devrim Muhafızları da ordu içinde kullanılan iletişim cihazlarını yasaklama kararı aldı. Açıklamada cihazların patlayıcılara karşı denetleneceği aktarıldı. Ayrıca Hizbullah tarafından patlayan birkaç cihazın Tahran’a gönderildiği ve incelendiği açıklandı.

Hizbullah’a yönelik gerçekleştirilen elektronik harp operasyonu, günümüz savaşlarında haberleşmenin stratejik önemini bir kez daha ortaya koymaktadır. Bu olay, dışa bağımlı iletişim teknolojilerinin güvenlik açıklarını kullanabileceğini göstermektedir. Özellikle siber güvenlik tehditleri, üretim veya dış kaynaklı donanım sorunları, askeri operasyonlarda büyük riskler doğurabilmektedir. Bu bağlamda, iletişim altyapılarının yerli ve milli çözümlerle güçlendirilmesi tüm devletler için bir zorunluluk haline gelmiştir.

Türkiye de kendi savunma sanayisini güçlendirmek ve haberleşme alanında daha fazla yerlileşme sağlamak için adımlar atmaktadır. Geliştirilen teknolojiler, Türkiye’nin savunma ve haberleşme üvenliğinde kritik bir rol oynamaktadır. Bu doğrultuda, gelecekte benzer tehditlerin önlenmesi ve güvenlikte üstünlük sağlanması adına, haberleşme sistemlerinin yerlileştirilmesi ve güvenliğinin artırılması verimli olacaktır.

Kaynakça

Turner, H. M. (1944). The importance of radio in war. Proceedings of the IRE, 32(1), 1-1.

ASELSAN [@Aselsan]. (2024, September 18). {#AskeriHaberleşme} Elektronik Harp Korumalı El Telsizi: ARTCOM 5433 V/UHF-P…  [Image attached] [Post]. X. https://x.com/aselsan/status/1836419438783967326

Uluslararası Diplomatik İlişkiler Akademik Araştırmalar ve Eğitim Derneği

Hakkımızda

Uluslararası Diplomatik İlişkiler Akademik Araştırmalar ve Eğitim Derneği, diplomasi ve uluslararası ilişkiler alanında derinlemesine bilgi edinmek, sosyal bilimlerin çeşitli alanlarında araştırmalar yapmak, bilgiyi işlevsel hale getirerek akademik yayınlar yapmak, seminer, konferans ve eğitim faaliyetleri düzenlemek amacıyla kurulmuş bir sivil toplum kuruluşudur.

This Pop-up Is Included in the Theme
Best Choice for Creatives
Purchase Now