Skip to content Skip to sidebar Skip to footer

ABD-Çin Açmazı: Yeni Dönemde Yeni Ticaret Savaşı

Yazar: Hamza ERGÜL

ABD Başkanı Donald Trump, 20 Ocak 2025 itibariyle Amerika Birleşik Devletleri başkanlık koltuğuna oturmasının ardından seçim kampanyası döneminde dile getirdiği vaatleri gerçekleştirmeye başlamıştır. Seçim kampanyası döneminde Trump, “Önce Amerika” ve “Amerikalıyla Çalış” gibi ifadelerle ulusal ekonomiyi ve istihdamı önceleyen bir politika benimseyeceğini vurgulamış, ayrıca önceki başkanlık döneminde olduğu gibi, Çin Halk Cumhuriyeti’nin küresel etkisinden duyduğu rahatsızlığı dile getirmiştir.

Donald Trump’ın ilk başkanlık döneminde ABD ve Çin arasındaki ilişkiler geçmiş dönemlerden farklı bir şekilde tasarlanmış, bu süreç Çin’e yönelik ekonomik yaptırımlar ve çeşitli ekonomik tedbirlerle birlikte “Ticaret Savaşları” olarak adlandırılan ekonomik rekabetin temelini oluşturmuştur.[1]

Trump’ın birinci başkanlık döneminin sona ermesinin ardından ABD eski Başkanı Joe Biden’ın seçimleri kazanmasıyla birlikte, ABD ile Çin arasındaki ekonomik rekabet devam etmiş, özellikle teknoloji sektörüne yönelik kısıtlamalar daha da genişletilmiştir. Trump, 5 Kasım 2024 tarihinde gerçekleştirilen seçimlerde, başkanlığı yeniden kazanması halinde Çin Halk Cumhuriyeti’ne %60 oranında ek gümrük vergisi uygulayacağını taahhüt etmiştir. Bununla birlikte Trump’ın yeni döneminde Çin ile ekonomik rekabetin dış politikanın ana odak noktalarından biri olacağı belirtilmiş ve birçok uzman tarafından tartışılmıştır.[2]

Donald Trump’ın 1 Şubat 2025 tarihinde imzaladığı kararnameyle Çin Halk Cumhuriyeti’nden gelen ithalat ürünlere %10 oranında ek gümrük vergisi getirmesi, iki ülkenin ilişkilerinin yeni dönemdeki durumunu şekillendirmektedir.

Trump, ilk başkanlık döneminde, dış ticaret açığını azaltmak ve küresel ekonomik liderliği pekiştirmek için Çin Halk Cumhuriyeti’ne yönelik gümrük tarifeleri ve sert ekonomik politikalar uygulamıştır. 2018’de çelik ve alüminyuma ek gümrük vergileri getirilmesiyle başlayan süreç, Çin’in misillemeleri ve ABD’nin karşı tedbirleriyle 2020’ye kadar devam etmiş, her iki ülke ekonomisi ve dünya ekonomisi üzerinde etkiler oluşturmuştur.

Bu çekişmeler ilerlerken diplomatik müzakereler de gerçekleşmiş ve sonuç olarak 2020 yılında “Birinci Faz” anlaşması imzalanmıştır. Bu anlaşma ile iki ülkenin birbirlerine yönelik uyguladığı tarifelerin hafifletilmesi, ithalatın artırılması, yerli şirketlerin iki ülke piyasası üzerinde daha geniş erişimlere sahip olması, döviz kurlarındaki etkilerin azaltılması ve veri güvenliği gibi konularda mutabakat sağlanmış ancak birçok neden dolayısıyla anlaşma uygulanamamıştır.[3]

Günümüzde, Trump tarafından imzalanan kararname, Çin Halk Cumhuriyeti tarafından kendilerine yönelik bir baskı aracı olarak değerlendirilmektedir. Çin Halk Cumhuriyeti, ekonomik kısıtlamalara karşı hazırlıklı olduğunu vurgulamakla birlikte, Trump’ın kararnameyi imzalamasının ardından ABD menşeli ithal ürünlere %10-15 oranında ek gümrük vergisi getirmiş, Google’a yönelik güvensizlik sorunlarıyla ilgili bir soruşturma başlatmış ve bazı Amerikan şirketlerini güvenilmeyen şirketler listesine alarak karşılık vermiştir. Buna rağmen Çin, diplomatik müzakerelere açık olduğunu ifade etmekte ve Birinci Faz Anlaşması çerçevesinde iki ülkenin karşılıklı çıkarlarını gözeten bir iş birliği oluşturmayı amaçladığını belirtmektedir. Uzmanlar, Çin’in iki ülke arasındaki sorunları müzakere yoluyla çözme eğilimini çeşitli nedenlerle açıklamaktadır. Bu nedenler arasında, Çin ekonomisinin önceki Trump dönemine kıyasla daha kırılgan olması, ABD ile ekonomik çekişmeye girmenin Çin aleyhine teknolojik kısıtlamalar doğurabileceği endişesi ve Trump yönetiminin Çin’e karşı daha sert adımlar atma niyetinde olması yer almaktadır.[4]

Çin, Birinci Faz Anlaşması üzerinden ikili ilişkileri yeniden yapılandırmak istese de, iki ülkenin korumakta olduğu çıkarlarının birçok alana ve sektöre yayılmış olması, bu süreci zorlaştırmaktadır.

Amerika Birleşik Devletleri ve Çin Halk Cumhuriyeti arasındaki çıkar çatışmasının en belirgin şekilde öne çıktığı alanlardan biri, gelişen teknolojiler ve bu teknolojilerin toplumlar tarafından giderek daha fazla benimsenmesiyle ortaya çıkan veri güvenliği meselesidir. Bu bağlamda, son dönemde ABD ve dünya gündeminde geniş yankı uyandıran TikTok uygulamasının erişime engellenmesi konusu dikkat çekmektedir. TikTok’un kullanıcı verilerini politik amaçlarla kullanması ve dezenformasyon yayması gibi nedenlerle, Biden yönetimi uygulamayı yasaklamış; ancak Trump yönetimi bu yasağı erteleyerek TikTok’un ABD merkezli bir şirkete kısmen satılması şartını koymuştur.[5]

Öte yandan ABD ve Çin arasındaki rekabetin yapay zeka ve elektrikli araç teknolojileri alanlarında derinleştiği görülmektedir. ABD menşeli Open AI, Microsoft ve Google gibi şirketlerin öncülük ettiği yapay zeka sektöründe Çin merkezli DeepSeek gibi firmaların hızla güçlenerek rekabeti artırması ve Çin’in elektrikli araç teknolojisindeki küresel piyasada büyük paya sahip olması gibi durumlar ekonomik çatışmanın boyutlarını ortaya koymaktadır.[6]

Donald Trump’ın başkanlığa dönüşü, ABD ve Çin arasındaki ticaret savaşlarını yeni bir aşamaya taşımış ve küresel ekonomik dengeleri etkileyen gelişmelere yol açmıştır. Ek gümrük vergileri ile başlayan süreç, iki ülkenin ilişkilerini ve küresel ekonomiyi etkilemeye devam etmektedir. Çin, diplomatik müzakerelerle ilişkileri yeniden yapılandırmaya amaçlasa da, genişleyen çıkar çatışmaları diplomatik ilişkileri karmaşık hale getirmektedir. Ekonomik çatışmanın ve teknolojik rekabetin küresel düzene etkisi, uluslararası sistemde yeni bir ticaret savaşına yol açıp açmayacağı noktasında belirleyici olacaktır.

[1] Karadaş, B. (2022). ABD dış politikasında Çin: Donald Trump dönemi. Türkiye Politik Çalışmalar Dergisi, 2(1), S.53

[2]Trump’s tariffs hit China hard before – this time, it’s ready, BBC, https://www.bbc.com/news/articles/c4g3z22938jo, Son Erişim Tarihi: 7 Şubat 2025

[3] Economic and Trade Agreement Between the United States of America and the People’s Republic of China, Office of the United States Trade Representative, https://ustr.gov/countries-regions/china-mongolia-taiwan/peoples-republic-china/phase-one-trade-agreement/text, Son Erişim Tarihi: 7 Şubat 2025

[4] China has reacted in kind to Trump’s tariffs, but a deal may still emerge, the Guardian, https://www.theguardian.com/world/2025/feb/04/china-has-reacted-in-kind-to-trumps-tariffs-but-a-deal-may-still-emerge, Son Erişim Tarihi:12 Şubat 2025

[5] Trump says banning TikTok won’t make Americans safer from China. He may have a point, CNN, https://edition.cnn.com/2025/01/25/tech/banning-tiktok-american-data-security-trump/index.html, Son Erişim Tarihi: 7 Şubat 2025

[6] US tech stocks steady after DeepSeek AI app shock, BBC, https://www.bbc.com/news/articles/c4gpq01rvd4o, Son Erişim Tarihi: 7 Şubat 2025

Uluslararası Diplomatik İlişkiler Akademik Araştırmalar ve Eğitim Derneği

Hakkımızda

Uluslararası Diplomatik İlişkiler Akademik Araştırmalar ve Eğitim Derneği, diplomasi ve uluslararası ilişkiler alanında derinlemesine bilgi edinmek, sosyal bilimlerin çeşitli alanlarında araştırmalar yapmak, bilgiyi işlevsel hale getirerek akademik yayınlar yapmak, seminer, konferans ve eğitim faaliyetleri düzenlemek amacıyla kurulmuş bir sivil toplum kuruluşudur.

This Pop-up Is Included in the Theme
Best Choice for Creatives
Purchase Now